1. Ana Sayfa
  2. Aile
  3. Nafaka Davası Nedir?

Nafaka Davası Nedir?

Nafaka Davası Nedir?

Nafaka davası Aile Hukuku alanında önemli bir konu olup kişilerin bakıma ve yardıma muhtaç durumda olması halinde maddi durumu daha iyi olan taraftan maddi yardım alması imkânı tanımaktadır. Nafaka Kültürümüzde olan sosyal yardımlaşmanın hukuki uzantısı olarak kanunda yer almıştır.

Nafaka davası genellikle eşlerin boşanmaları veya ayrılmalarına dair davalarda gündeme gelmektedir. Ancak Türk medeni kanunu 364.md uyarınca nafaka davası genel olarak aile fertlerinin tamamı için bir hak olup sadece boşanan veya ayrılan eşleri kapsamamaktadır. Nafakanın kapsamı bundan çok daha geniş olup, maddi durumu kötü olan aile ferdi daha iyi durumda olan bir aile ferdine karşı nafaka davası açarak yardım nafakası talep etmek hakkına sahiptir.

Buna ilişkin Yargıtay’ın refah içinde olan kardeşin diğer kardeşine yardım nafakası ödemekle yükümlü olduğuna hükmeden çeşitli kararları vardır.

Nafaka Yasal Mevzuatı

Türk Medeni Kanunu Madde 175- Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan malî gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir.

Madde 182 Velâyetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin çocuk ile kişisel ilişkisinin düzenlenmesinde, çocuğun özellikle sağlık, eğitim ve ahlâk bakımından yararları esas tutulur. Bu eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır.

Madde 332- Nafaka davası açılınca hâkim, davacının istemi üzerine dava süresince gerekli olan önlemleri alır.

Madde 364- Herkes, yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üstsoyu ve altsoyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür.
Kardeşlerin nafaka yükümlülükleri, refah içinde bulunmalarına bağlıdır.
Eş ile ana ve babanın bakım borçlarına ilişkin hükümler saklıdır.

Madde 365- Nafaka davası, mirasçılıktaki sıra göz önünde tutularak açılır.
Dava, davacının geçinmesi için gerekli ve karşı tarafın malî gücüne uygun bir yardım
isteminden ibarettir

Nafaka Çeşitleri Nelerdir?

Nafaka çeşitleri tedbir nafakası, yoksulluk nafakası, iştirak nafakası ve yardım nafakası olarak 4’e ayrılmaktadır. Bu çeşitlilik nafaka talep edebilecek kişilerin kimler olduğu ve bu nafakanın ne kadar süreyle devam edeceği açısından farklılıklarından dolayı birbirlerinden ayrılmakta ve isim değiştirmektedir.

Tedbir Nafakası

Tedbir nafakası dava ile talep edilen nafakadan bağımsız olarak, davacının talebi halinde dava süresince ödenmesi hakimin takdirinde olan bir nafaka türüdür. Tedbir nafakası hem boşanma davasında hem ayrılık davasında, hem davayı açan taraf hem de davayı açan tarafın himayesindeki müşterek çocuklar için talep edilebilir. Bu nafakanın maksadı nafaka tesis edilmesini talep eden tarafın dava boyunca mağdur olmasının önüne geçmektir. Ekonomik şiddete maruz kalan, kapı dışarı edilen, evi terk etmeye zorlanan veya terk edilen eş ve çocukların tedbir nafakası talep ettiği sıkça görülmektedir.

Tedbir Nafakası mahkeme tarafından verilen kararın kesinleşmesi ile kendiliğinden son bulur.

Yoksulluk Nafakası

Yoksulluk nafakası boşanma sonucunda yoksulluğa düşecek olan ve boşanmada karşı tarafa kıyasla daha az kusurlu olan taraf lehine tesis edilebilen bir nafaka türüdür. Yoksulluk nafakası talep eden taraf kadın olabileceği gibi davanın şart ve koşulları uygun olduğu takdirde erkek de yoksulluk nafakası alabilecektir.

Yoksulluk nafakasının alınmasındaki ön koşul boşanma davasına sebep olan olaylarda karşı taraftan daha az kusurlu olmaktır. Boşanmaya sebep olan olaylarda esas kusurlu veya ağır kusurlu olan tarafın yoksulluk nafakası almasına imkân bulunmamaktadır. İkinci şart olarak da yoksulluk nafakası talep eden tarafın maddi durumunun karşı taraftan açıkça daha iyi olmaması gereklidir.

İştirak Nafakası

iştirak nafakası

Türk medeni kanununa göre çocuğun bakım ve ihtiyaçlarından, fiziksel ve ruhsal gelişiminden anne ve baba birlikte sorumludur. Çocukların hukuki durumu ve haklarının korunmasında yüksek kamu yararı bulunması nedeniyle hakimlerin takdir yetkisi geniştir. Hem anne hem de baba tarafından ihtiyaçları giderilemeyen ve ruhsal ve fiziksel gelişimlerinin olumsuz etkilenme tehlikesi bulunan çocukların devlet yurtlarında korunmaya alınması devletin yetkileri dahilindedir.

Bu nedenle çocuk nafakası (iştirak nafakası) birçok aile hakiminin üzerinde hassasiyetle durduğu bir konudur. İştirak nafakası çocuğun giyinme, beslenme, barınma, eğitim, okul, sağlık harcamalarının iki ebeveynin de ortak katılımıyla karşılanmasını hedeflemektedir. Bu nedenle velayeti elinde bulunduran ve çocuğun bakım ve ihtiyaçları ile ilgilenen taraf karşı taraftan çocuğun ihtiyaçları için iştirak nafakası talep edebilmektedir.

 

İştirak nafakası takdir edilirken çocuğun yaşı, okul çağında olup olmadığı, sürekli tedavi ve ilaç gerektiren bir hastalığı olup olmadığı gibi hususlar dikkate alınarak nafakanın miktarı belirlenir.

İştirak nafakası 18 yaşına kadar sürmekte olup 18 yaşına gelindiğinde başka bir mahkeme kararına gerek kalmaksızın kendiliğinden sona ermektedir. Ancak 18 yaşını doldurmakla masraflar bitmemektedir. Bu nedenle 18 yaşını dolduran ancak eğitim ve diğer harcamaları devam eden çocuklar için aşağıda anlattığımız yardım nafakası imkânı devam etmektedir.

Yardım Nafakası

Yardım nafakası günlük hayatta ahlaki bir görev olan sosyal yardımlaşmanın Türk medeni kanununda emredici hale getirilmiş halidir. Maddi ve sosyal durumu iyi durumda olan bir aile ferdinin, yoksulluk içerisindeki bir diğer aile ferdine yardımda bulunması her ne kadar sosyal bir sorumluluk ve ahlaki bir ödevdir. Medeni Kanun ahlaki ödevini ihmal eden kişilere çözüm olarak yoksulluk içerisinde olan aile ferdinin refah içerisinde olan aile ferdinden maddi destek almasını kanun yolu ile mümkün hale getirmiştir.

Yoksulluk hali eğitim, barınma, giyinme, gibi ihtiyaçları kendi başına karşılayamayacak durumda olmak olarak tanımlanmıştır. 18 yaşını doldurmuş olmakla beraber herhangi bir geliri olmayan ve eğitim öğretim hayatı devam eden çocuklar anne ve babalarından gerekli maddi yardımı alamıyorsa yardım nafakası tesis edilmesini mahkemeden isteyebilir. Yardım nafakasını isteyebilecek kişiler sadece anne-baba-çocuk olmayıp abi kardeş, abla kardeş arasında da yardım nafakası talebinde bulunmak mümkündür.

Nafaka Davaları Nelerdir?

Nafaka davaları nafakanın belirlenmesi, nafakanın arttırılması, nafakanın kaldırılması davaları olarak üç şekilde incelenebilir. Davaların türlerine göre bu davaları açma hakkı olan kişiler ve dayanılabilecek deliller değişiklik göstermektedir.

Nafaka Davası

nafaka davası

Nafakaya ihtiyacı olan taraflar yukarıda bahsi geçen tedbir nafakası, yoksulluk nafakası, iştirak nafakası ve yardım nafakasının belirlenip karşı tarafın nafaka ödemeye mahkum edilmesini mahkemeden istedikleri dava türüne nafaka davası denmektedir. Nafaka davasının kabul edilebilmesi için nafaka talep eden tarafın nafakaya gerçekten ihtiyacı olduğunun, nafaka talep ettiği karşı tarafın ise bu kişiden maddi olarak daha iyi durumda olduğunun yapılacak incelemeyle anlaşılması gereklidir.

Yukarıda kısaca bahsedildiği üzere nafakanın çeşitleri, koşulları ve miktarı her davada davanın taraflarının haklılık durumuna ve maddi durumuna göre değişmektedir. Davadan mümkün olan en iyi sonucu elde etmeniz için uzman bir boşanma avukatı tarafından dosyanızın takip edilmesi önemle tavsiye edilmektedir.

Nafakanın Arttırılması Davası

Mahkeme tarafından hükmedilen nafaka, paranın alım gücünün azalması, ev kirasının artması, çocuğun yaşının büyümesi ile çocuğun ihtiyaçlarının artması, çocuğun okul çağına gelmesi ile ihtiyaçlarının artması, çocuğun tedavi masrafı gerektiren hastalığı nedeniyle tedavi masraflarının artması gibi nedenlerle yetersiz kalabilir.

Bu durumda nafaka alacaklısı olan taraf mahkeme tarafından hükmedilen nafakanın arttırılmasını mahkemeden isteyebilir. Nafakanın arttırılması için belirli bir süre geçmesi şart olmayıp kısa süre içerisinde sıra dışı olaylar ile nafaka artık yetersiz gelmeye başlayabilir. Bu bakımdan nafakanın arttırılması için kesin bir süre ön görülmemiştir. Ancak tarafların durumunda sıra dışı bir değişim bulunmadığı takdirde her 2 yılda bir nafakanın arttırılması için dava açmak mümkündür.

Nafakanın Kaldırılması Davası

Nafakanın kaldırılması kimi zaman hiçbir davaya gerek kalmadan kendiliğinden gerçekleşse de, pek çok durumda nafakanın kaldırılması için nafaka yükümlüsünün dava açması zorunluluğu bulunmaktadır. Nafakanın kaldırılması davası birden fazla sebeple açılabilmektedir.

Tedbir Nafakasının Kaldırılması

Tedbir nafakaları mahkeme kararının olumlu veya olumsuz şekilde kesinleşmesi ile kendiliğinden son bulmaktadır. Ancak bunun dışında sebeplerle tedbir nafakasının kaldırılması için mahkemeye müracaat edilmesi gereken haller de bulunmaktadır.

Dava devam ederken lehine nafaka tesis edilen çocuklar nafaka ödeyen taraf ile birlikte yaşamaya başlarsa, Çocuklar eşler arasında el değiştirirse veya taraflar aynı konut içerisinde birlikte yaşamaya başlarlarsa artık tedbir nafakasının devamı için hukuki bir sebep kalmaz ve kaldırılması mümkün hale gelir.

İştirak Nafakasının Kaldırılması

Çocukların 18 yaşını doldurmaları ile kendiliğinden sona erebildiği gibi dava açılarak kaldırılması gereken birtakım haller de bulunmaktadır. Bunlardan bazıları çocukların velayetinin el değiştirmesi, çocuklara fiilen nafaka ödeyen tarafın bakmaya başlaması, ayrılık olgusunun ortadan kalkması, ailenin aynı çatı altında tekrardan birlikte yaşamaya başlaması gibi sebeplerdir. Bu durumlarda iştirak nafakasının kaldırılması davası açılabilir.

Yardım Nafakasının Kaldırılması

Yardım nafakası alan kişinin yardıma ihtiyaç duyduğu sebepler ortadan kalkarsa, yardıma ihtiyaç duyduğu yoksulluk hali ortadan kalkar, nafakanın tesis edildiği gün ki maddi durumunda hatırı sayılır bir iyileşme meydana gelmişse nafakanın kaldırılması için mahkemeye müracaat edilebilmektedir.

Yoksulluk Nafakasının Kaldırılması

Yoksulluk nafakası alan kişinin gelir düzeyinin nafakanın tesis edildiği döneme göre hatırı sayılır şekilde iyileşme meydana gelmişse, yoksulluk nafakası ödeyen taraf kendi kusuru olmadan maddi olarak nafakanın tesis edildiği gün ve şartlardan daha gerilemiş ise bu gibi sebeplerle yoksulluk nafakasının kaldırılması için mahkemeye müracaat edilebilmektedir.

Bununla birlikte yoksulluk nafakası alan boşanmış eşin başkası ile evlenmesi, evlenmese de nikahsız bir şekilde evlilik hayatı sürdürmesi veya haysiyetsiz bir hayat sürmesi de yoksulluk nafakasının kaldırılması için haklı bir gerekçe olmaktadır.

Görevli ve Yetkili Mahkemeler Hangileridir?

Nafaka davasında görevli mahkemeler Aile Mahkemeleri’dir. Aile Mahkemelerinin bulunmadığı küçük adliyelerde Asliye Hukuk Mahkemesi, Aile Mahkemesi sıfatıyla yargılama yapmaktadır.

Yetkili mahkeme 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu uyarınca genel yetkili mahkeme davanın karşı tarafının ikamet ettiği yer mahkemesidir. Ancak Aile Hukukunda özel yetkili mahkeme olarak nafaka alacaklısının yaşadığı yerdeki mahkemeler de özel olarak yetkilidir. Tercihen bu seçenekler arasından size en yakın mahkemede davayı açmanız sizin lehinize olacaktır. Uzman bir nafaka avukatına danışmanız halinde açılacak davanın türü, görevli ve yetkili mahkemeler konusunda sizler için isabetli bir analiz yapacaktır.

4.8/5 - 76 Toplam Oy

Benzer Yazılar

4 Yorum. Yeni Yorum

  • Ben anlaşmalı boşanacağım 4000 nafaka ödeyecek sigortalı işe girersem nafaka kesilir mi

    Yanıtla
    • Merhabalar, avukatların ücretsiz hukuki danışmanlık vermesi yasaktır. Sitedeki paylaşımlar bilgilendirme amaçlıdır. Sorunuz tavsiye ve danışmanlık isteği olduğu için maalesef sorunuza ücretsiz cevap veremeyeceğiz. Detaylar ve ücretli danışmanlık için bizimle iletişime geçebilirsiniz.

      Yanıtla
  • Merhaba işe devlette kadroya girersem nafakam kesilir mi? Teşekkürler

    Yanıtla

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Fill out this field
Fill out this field
Lütfen geçerli bir e-posta adresi yazın.
You need to agree with the terms to proceed

Menü